Ege Işık Özatay, Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Sahne Sanatları Bölümü Dramatik Yazarlık ana sanat dalından 2008 yılında “Pınar Kür’ün romanlarında Şiddet Ögesi ve bir model oyun “Cam ve Silgi” adlı lisans teziyle mezun olduktan sonra aynı bölümde yüksek lisansını tamamladı. Yüksek lisans tezi ise “12 Mart sürecinde İstanbul Şehir Tiyatrosu” idi. 2008 yılında Suat Taşer Kısa Oyun Yarışması’nda Belgin Doruk’un hayatını oyunlaştırdığı “Dikenli Terlikler” adlı oyun ödüle layık görüldü. 2010 yılında Seferihisar’da düzenlenen Interplay Uluslararası Genç Oyun Yazarları Festivaline “Gözlerim Karanlığa Alıştı, Şimdi Görüyorum” adlı oyunuyla davet edildi. Ardından ASSITEJ Interplay Uluslararası Genç Oyun Yazarları Festivali’nde İsveç’te ülkesini temsil etti. Aydın Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda Cahit Atay’ın “Pusuda” adlı oyununu yönetti. Bu oyunun açılış sahnesinde gösterilen kısa filmin senaryosunu ve yönetmenliğini üstlendi.

Yazmış olduğu “Harikalar Mutfağı” adlı çocuk oyunu İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, Ankara Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu, Bodrum Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda sahnelendi. Bu oyun TOBAV Çankaya Belediyesi Oyun Yazım yarışmasında ödüle layık görüldü. 2020 – 2022 sezonunda İbrahim Selim ile Bu Gece yazım ekibinde yer aldı. Radikal 2, Sistemsensin/WHOOP Magazine, İstanbul Art News, Art Unlimited, artfulliving.com, Hürriyet Gazetesi Kitap Sanat Eki, Milliyet Sanat, Sahne, Tiyatro Tiyatro, Yeni Tiyatro, Oyun Dergi gibi yayınlara düzenli olarak sanat yazıları yazdı, halen yazmakta. Notos Edebiyat, Varlık, Can Yayınları Öykü Gazetesi, Öykülem, Bireylikler gibi yayınlarda öyküleri, makaleleri ve röportajları yayınlandı. “Bir İkindi Vakti” adlı öyküsü Notos Edebiyat Dergisi tarafından ödüle layık görüldü. On iki yıl boyunca dijital ve geleneksel reklam ajanslarında kreatif ekipte çalışan Özatay’ın ayrıca IFJ Uluslararası Basın Kartı bulunmakta.

Radikal 2’den bu yana sana her hafta düzenli olarak sanat yazıları yazan Özatay bu yazılarda öyküsel bir dil kullanıyor. Plastik sanatların kurguladığı görsel dünyayı kendine özgü bir yazınsal anlatım diliyle harmanlayan Özatay öykünün peşine düşüyor.